Serbest kaldıktan sonra İngiltere'ye geri dönen Brown RAFVR’ye uçuşlara çıkmak talepte bulundu. RAF’in yeterince pilotu olduğu ancak Kraliyet Donanma Filosu Hava Kolunun pilot aradığını öğrendi. Her ne kadar Brown’un uçuş kayıtları olsa da Donanma yeniden eğitime girmesi gerektiğinde karar verdi ve emirde bulundu, hemde baştan. Donanma Genel Eğitiminden bir ay sonra Brown ileri seviye uçuş eğitimi almadan önce Magisters’de giriş seviye ucuş eğitimleri aldı. Savaş Brown’u en gerçek haliyle Hawker Harts ile eğitim sırasında karşıladı. Bir Bf110’un ateşler içinde düşen bir öğrenci dostuna ateş ederken gördü. Kalifiye etmeden önce Brown Gloster Gladiator ile bir çift He111’e saldırmaya teşebbüs etti ancak gördüğü tek şey He111’lerin uçaksavar ateşi sonucu havada infilak etmesini izlemek oldu, birisi bomba yuvasından direk isabet almıştı

Denizci Teğmen olarak atanan Brown acil bir değişiklik sonucu 801 NAS’ye yollanmadan önce kısa süreliğine 802 Donanma Hava Filosunda görev yaptı, bu olay belki de hayatını kurtaran olaydı. Brown HMS Glorious’un batması ile personel ve Sea Gladiatorlerinin büyük bölümünü kaybettiği için Grumman Martletler (ABD Kiralama ve Ödünç Verme programı kapsamında emanet edilen F4F Wildcatlerin FAA adı) ile yeniden donanan 802. Donanma Hava Filosuna geri dönmeden önce 801. NAS ile Norveç saldırılarına katıldı ve Blackburn Skua tipi uçaklar kullandı.

Brown Eskort Uçak Gemisi HMS Audacity’de bulunan ve Gibraltar’a konvoy koruma görevlerine giden altı uçaklık bir bölüğe katıldı. İkinci Konvoy görevinde Brown ilk düşman uçağını vurdu, bir Fw 200 Condor, bu uçağı kafadan gelirken yaptığı bir saldırı ile vurmuştu. Bundan kısa süre sonra ikinci bir Fw 200 Condor tipi uçak vurdu. Brown ayrıca U-Boatlara bakmak için devriye görevlerine de çıkıyordu, bunun sonucunda 21 Aralık günü iki U-Boat’a makineli tüfek atışı ile saldırdı. O günün akşamı HMS Audacity U-751 tarafından batırıldı, 73 mürettebat hayatını kaybetti, bunların arasında 9 kişilik 802. NAS’in iki pilotu da vardı. Brown suda 3 saat geçirdi ve kurtarıldığında hipotermi geçiriyordu. Daha sonradan Fw 200’lere karşı yaptığı savaşın ödülü olarak Kıdemli Servis Haçı almaya layık görüldü.
 
Yaralandığı için bir ay izin yaptığı sırada evlenen Brown Mart 1942’de yeniden kurulan 802. NAS filosundaki pilotlardan biriydi, RNAS Yeovilton gemisinde bulunan Sea Hurricane uçaklarını uçuruyordu. Mayıs ayında Brown Sea Hurricanelerin eskort uçak gemilerinin küçük güvertelerine inip inemeyeceğini ve operasyonlara uygunluğunu denemesi amacıyla Arbroath’a yollandı. Daha sonradan Kıdemli Pilot olarak 897. NSA’ya yollandı ve bir süre sonra tekrar güverte inişi deneme işine döndü ancak bu sefer Supermarine Seafire kullanıyordu. Yavaş yavaş servis deneme uçuşlarının dünyasına adım atan Brown kendini farklı uçaklar kullanırken buldu, bunlara Swordfish, Walrus, Firebrand, Firefly, Barracuda, Oxford ve Avenger da dahildi. Ayrıca Roket Destekli Kalkış Takımlarının denemelerine de katıldı.

Nisan 1943’de Brown 411 ve 416. RCAF filolarına atandı, bu filolar Komutan “Johnnie” Johnson’un No. 144 kanadına bağlıydı, bu filoya güverte inişi eğitimi vermek için atanmış olsa da arada işgal altındaki Avrupa’ya Spitfirelar ile avcı saldırılarına çıktı. Yılın sonunda Brown deneme uçuşlarından ziyade test uçuşları yapmaya başladı, de Havilland Mosquitoların uçak gemisi güvertlerinde inişe ve operasyona uygun olup olmadığını araştırması için görevlendirilip neredeyse dünyada uçak gemisine çift motorlu uçak indirmeyi başaran ilk pilot olmasina ramak kalmadan önce Boscombe Down’da Short Stirling tipi uçaklar uçurdu. Brown yeni uçakların test pilotluğunu yapmasının yanı sıra ele geçirilmiş düşman uçaklarını da test ediyordu, bu işe ilk olarak Fw190 tipi uçaklar ile başladı. Ekibi ayrıca yüksek hızlarda kontrollerin sıkışması ve kitlenmesini etkilerini test eden öncü gruptu.
 
Brown jet uçağı ve daha sonra helikopter uçuran ilk Donanma pilotlarından biriydi. 1944 Mart ayında “Member of the Order of the British Empire” ünvanına layık görüldü. 1945 Nisan'da uçak gemisine gövde altında üç teker taşıyan modifikasyona uğramış bir P-39 kullanarak inmeyi başardı, üç tekerli bir uçağı gemiye indiren ilk pilot Brown’du. İkinci Dünya Savaşının kapanış günlerinde Brown yoğun biçimde ele geçirilmiş Alman ve İtalyan uçaklarını test ediyordu. Brown Me262, Me163, He162 ve Ar 234 modellerini demeyen tek müttefik pilotuydu. Brown 50’den fazla Mihver uçağı test etti ve İkinci Dünya Savaşı uçaklarını karşılaştırdığı “Duels in the Sky” kitabını yayınladı. Savaş sonrası deneyimleri ve dili akıcı konuşması ile Alman uçak tasarımcıları  pilotlar ve yüksek rütbeli memurlar ile uzlaşmaya vararak Nuremburg denemelerinde yer aldı.

Brown’un savaş sonrası kariyeri ağırlıklı olarak jet ve helikopter çalışmalarında lider olarak yer almaktı. 1945 Aralık ayında HMS Ocean’a bir jet avcı olan de Sea Havilland Venom indirerek bir ilke daha imza attı. 1951’de Komutan Teğmen rütbesine terfi eden Brown test görevine ABD Donanmasında devam etti, burada ABD Donanmasının buharlı katapult sistemine geçişine katkıda bulundu. Daha sonra 1950 sonlarında Almanya’da çalışırken ülkenin NATO’ya katılmasına yardım etti. Donanma Muharebesi Müdür Yardımcılığı yaptiktan yaptıktan sonra en son Queen Elizabeth II’nin Donanma Yaverliğini yaptı. Brown 1970’de Kraliyet Donanmasından yüzbaşı rütbesi ile emekli oldu.

Yüzbaşı Eric Brown bazı havacılık rekorlarını elinde bulunduruyor, bunların arasında en fazla farklı tip uçağı uçurma (487), 2407 güverte inişi ve 2721 deniz kalkışı da var. Hayatının geriye kalan yıllarında askeri havacılık ile ilgili kitaplar yazdı ve yazı işleriyle aktif olarak uğraştı. Uluslararası olarak saygı duyulan Rusya ve ABD dahil olmak üzere pek çok ülkede havacılık madalyaları aldı. Hayatı boyunca hep çok karizmatik bir konuşmacı olan “Winkle” Brown (Periwinkle isimli küçük bir tür deniz salyangozunun kısaltması, küçük cüssesi yüzünden böyle çağırılırdı) 21 Şubat 2016’da hayatını kaybetti. Şanslı biçimde  Thunder için çalışan Mark ve Joe Brown ile hayatını kaybetmeden önce tanışmayı ve konuşmayı başardı. Efsanevi biri olmasına rağmen havacılık meraklıları ile oldukça kişisel ve özel de konuşurdu. Brown Test uçuşu tarihinin en büyük havacilarından biri olarak hatırlanacaktır.

Yazar Hakkında

Mark Barber, War Thunder Tarih Danışmanı Mark Barber, Britanya Donanma Hava Kuvvetlerinde bir pilottur.İlk kitabı Osprey yayıncılık tarafından 2008 yılında basılmıştır. Bunun dışında Osprey tarafından yayınlanmış başka eserleri ve Birleşik Krallık'ın en popüler havacılık dergisi 'Flypast' de dahil olmak üzere çeşitli dergilerde yayınlanmış bir çok yazısı bulunmaktadır. Mark Barber'ın ana araştırma alanı Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarında İngiliz donanma havacılığı ve İkinci Dünya Savaşı RAF Avcı Komutanlığıdır. Şu an Gaijin Entertainment için çalışan Barber, Tarihsel konularda danışmanlık hizmeti sağlamakta, War Thunder Tarihsel metinlerinin yürüyüşüne katkı sağlamakta ve Ayın Ası projesine önderlik etmektedir.